Memur emeklisi 65 yaşındaki Gerçek, birkaç yıl önce yaşadığı aşırı mide ağrılarına çözüm bulunamayınca Ankara Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne başvurdu.
Burada yapılan detaylı tetkikler sonucu "mide kanseri" teşhisi konulan ve cerrahi operasyonla midesinin yüzde 80'i alınan Gerçek, ardından kemoterapi gördü.
Gerçek, AA muhabirine, bir yıldan fazla süren tedavi sonrası kanseri yenmenin mutluluğunu yaşadığını belirterek, çocukluğundan bu yana mide sorunları yaşadığını, bu nedenle başlangıçta kanser ihtimalinin hiç aklına gelmediğini anlattı.
Tedavisi zor bir kanser türü olmasına karşın hiçbir zaman bu hastalıktan korkmadığını vurgulayan Gerçek, "Hastaneye yatırıldığımda 106 kiloydum, ömrüm boyunca kilo verememiştim. Kanser tedavim için yapılan ameliyatın bana bu anlamda bir avantajı daha oldu, midemin küçülmesiyle birlikte hastaneden çıktığımda 28 kilo vermiştim. 'Her şerde bir hayır vardır' derler ya bu sayede kilo da verdim. Yani sağlığıma bu açıdan da fayda sağladı." diye konuştu.
"Yeniden doğmuş gibiyim, hayatı çok seviyorum"
Zübeyde Gerçek, tedavisi sonrası düzenli kontrollerinin devam ettiğini vurgulayarak, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Şu an ufak tefek rahatsızlıklarım dışında gayet iyiyim. Kanser tedavim biteli 6,5 yıl oluyor, bu süreçte tetkiklerimi bir an olsun aksatmadım, devamlı kontrollerime gittim. En önemlisi moralimi hiç bozmadım, hastalığımı baştan kabul ettim. İlk teşhis konulduğunda durumun boyutunu biliyordum ve zaten bana bir yakınımı çağırmamı söylediler. Fakat ben istemedim. Şu an çok mutluyum ve iyiyim.
Ben 2014'ten beri kanserle mücadele ediyorum. Tetkiklerimi, tedavilerimi hiç aksatmadım. Şu an 65 yaşındayım, mücadelemi sürdürüyorum ve yeniden doğmuş gibiyim. Belki bir 65 yıl daha olmaz ama 15-20 yıl daha yaşayayım istiyorum, hayatı çok seviyorum. Kimse kanserden korkmasın, çözümsüz bir şey yok. Kanser hastalığının tedavisinde en önemli unsurlardan biri moral ve yaşama dört elle sarılmak."
Kanser tedavisi sonrası sevdikleriyle bol bol vakit geçirmeye çalıştığını ifade eden Gerçek, tedavisini yürüten Doç. Dr. Abdullah Durhan ve ekibine teşekkürlerini iletti.
Geçmeyen mide yanması problemlerini dikkate alınmalı
Ankara Eğitim ve Araştırma Hastanesi Cerrahi Onkoloji Uzmanı Doç. Dr. Abdullah Durhan da mide kanseri ve Gerçek"in tedavi süreciyle ilgili bilgileri paylaştı.
Mide kanserinin dünyada en sık görülen beşinci kanser türü olduğunu aktaran Durhan, şunları kaydetti:
"Mide kanseri diğer kanser türlerine göre daha az görülse bile prognozu itibarıyla çok kötü huylu bir kanser. Fakat hastalığı erken dönemde yakalayabildiğimizde yaşam ömrünü uzatma şansımız çok artıyor. Bu nedenle özellikle birinci veya ikinci derece yakınlarında, aile öyküsü bulunan kişilerin midede ekşime, yanma, yediğini yutamama gibi geçmeyen problemleri varsa mutlaka bir uzmana başvurmaları gerekiyor."
"Hastalığı erken evrede yakaladığımızda önüne de geçiyoruz"
Durhan, kanserin erken, orta, orta ileri ve ileri evre olarak 4 evreye ayrıldığına, tedavi protokollerinin hastalığın durumuna göre değiştiğine ve multidisipliner bir yaklaşımla hareket edildiğine dikkati çekerek, şunları kaydetti:
"Hastalığı erken evrede, daha kanserin oluşma aşamasında yakaladığımızda önüne de geçebiliyoruz. Hastalarımız böylelikle normal hayatlarına devam edebiliyorlar, kemoterapi almalarına gerek kalmayabiliyor. Fakat tabii ki kanseri bir nevi şeker hastalığı gibi düşünmemiz gerekiyor, kronik bir hastalık ve devamlı takibi gerekiyor. Hastalarımızı ameliyat sonrası 2 yıl boyunca, hastalığın türüne göre, 3 ayda bir, 6 ayda bir kontrollere çağırıyoruz."
"Stres kanserin en önemli risk faktörlerinden biri"
Mide kanserinin çoğunlukla 50 yaş üzeri kişilerde ve erkeklerde kadınlara göre daha sık görüldüğünü ama bazen genç yaştaki hastalarla da karşılaşabildiklerini söyleyen Durhan, aile öyküsünün yanında sigara ve alkolün bu kanser türünde de başlıca risk faktörü olduğunu vurguladı.
Doç. Dr. Durhan, "Ayrıca midedeki çeşitli şikayetlere neden olan helikobakter pilori adlı bakteri türü tedavi edilmediğinde gastrite ve ilerlediğinde kansere neden olabiliyor. Ayrıca tütsülenmiş gıdalar, aşırı acılı-baharatlı yiyeceklerin de fazla tüketilmemesini öneriyoruz. En önemlisi de stres, bu da kanserin en önemli risk faktörlerinden biri. Özellikle 50 yaşı geçmiş kişilere düzenli aralıklarla endoskopiyi tavsiye ediyoruz ama aile öyküsü olanlar buna daha erken yaşta başlayabilir." şeklinde konuştu.
"Hastamızın midesinin yüzde 80'ini aldık"
Zübeyde Gerçek'in daha önce erkek kardeşini mide kanseri nedeniyle kaybettiğine dikkati çeken Durhan, "Hastamızı her gördüğümde çok mutlu oluyorum çünkü mide kanseriyle olan savaşı yendi, 8 yıldır sağlıklı ve mutlu. Bu çok güzel bir olay ve hastamızın kontrollerini hiç aksatmamasının bunda etkisi büyük." değerlendirmesinde bulundu.
Doç. Dr. Durhan, sözlerini şöyle tamamladı:
"Zübeyde hanımda kanser midenin çıkış kısmına yakın olduğu için midesinin tamamını değil, yüzde 80'ini aldık ve çevre lenf dokuları temizledik. Ardından da kemoterapi uygulandı. Ameliyat sonrası hastamız doğal olarak kilo kaybetmeye başladı. Fakat bu tip operasyon geçiren kişilerde vücudun bir süre sonra adapte olması nedeniyle hastalar bir süre sonra tekrar kilo almaya başlayabiliyor ve ideal kilolarına geri dönüyor."