Tedavilerden artık fayda görmeyecek yaşlı, genç hastalar palyatif bakıma yönlendiriliyor. Hastalar kliniklerde hem fiziksel hem psikosoyal destek alıyor.
Hastanın yaşam kalitesini artırmaya dikkat çekmek amacıyla her ekim ayının ikinci cumartesi yani 14 Ekim "Dünya Palyatif Bakım Günü" olarak belirleniyor. SABAH da bu güne özel olarak, palyatif bakım merkezini görüntüledi. Sağlık Bilimleri Üniversitesi Ankara Eğitim Araştırma Hastanesi Anestezi ve Reanimasyon Kliniği Eğitim Sorumlusu Prof. Dr. Hülya Başar, "Palyatif bakım, bütün tedavilerden artık fayda görmeyecek yaşlı, genç ama tedavisi artık netice vermeyen, beyin kanaması geçirmiş ve yatağa bağımlı hastaların hem fiziksel hem psikosoyal bakımını yönlendiren, tamamen kaliteyi artırmaya yönelik bir bakım sistemi. Palyatif bakıma ihtiyacı olan hastaların yüzde 70'i 70 yaşın üzerinde yaşlı hasta grubundan oluşuyor. Onun dışında, beyin kanaması ve beyinde inme sebebiyle ortaya çıkan felçler ile demans grubu geliyor. Kovid-19'dan sonra beyindeki inme olaylarını gençlerde de gördük. Yüzde 10'luk bir kısmı da çocuk grubu oluşturuyor. Tıp insan ömrünü uzattı ama beyin fonksiyonları aynı şekilde ilerleyemedi. Gün geçtikçe hem yoğun bakım hem de palyatif bakım ihtiyacımız artıyor" bilgisini verdi.
İLERLEME MEVCUT
Türkiye'nin palyatif bakım konusunda önemli ilerleme kaydettiğini dile getiren Başar, "Sağlık Bakanlığı tarafından hastanelerdeki palyatif bakım hizmetleri ödeme kapsamına alındı. Hasta yakınlarına burada hastaya ne şekilde bakılır, altı nasıl değiştirilir, yemeği ne tür yedirilir, temizlik bakımı hangi biçimde yapılacağını öğretiyoruz. Hastalarımızı 3 şeyden mahrum etmiyoruz. Aç, oksijensiz ve ağrılı bırakmıyoruz" ifadesini kullandı.
KANSER HASTALARI FAZLA
Yoğun Bakım Ünitesi Sorumlusu Prof. Dr. Ayşe Özcan ise kanser hastalarının palyatif bakımın çok büyük bir yüzdesini oluşturduğuna dikkat çekerek, "Ağrı uzmanları da palyatif bakımın içinde. Bütüncül yaklaşımla hizmet veriyoruz" dedi.
Kaynak
